Welcome to Our Website

Almanya’da tarih yazan adam: Xabi Alonso!

İspanya’daki spor çevrelerinde Alonso ismi uzun yıllar akıllara hep Fernando Alonso’yu getirdi. Dünyanın bir numaralı motorsporları organizasyonunda elde ettiği şampiyonluklarla ülkenin spor tarihine adını yazdıran efsane F1 pilotu, İspanya’da bu soyad ile özdeşleşen kişiydi.
 
Ne var ki bu durum artık biraz karışık… Çünkü Alonso sesi duyulduğunda, en az ünlü sürücü kadar akıllarda canlanan bir başka profil daha var. İspanya’ya futbolculuğunda önemli hizmetleri dokunan Bask asıllı Xabi Alonso, teknik direktörlüğünde daha da çok öne çıkarak, adından söz ettirmeyi başarıyor. Almanya’da futbolun en üst liginde Bayer Leverkusen takımının başında adeta tarih yazan 42 yaşındaki teknik adam, kısa bir süre içerisinde Avrupa futbolunun marka isimlerinden biri haline geldi.

Bundesliga’da sezonun sona ermesine altı hafta kaldı. Leverkusen’in en yakın takipçisi Bayern Münih ile arasındaki farkın, 16 puanda olması nedeniyle ünlü ilaç firmasının takımı şimdiden şampiyon olarak kabul edilmeye başlandı. Bir kaç hafta içinde bunu resmiyete kavuşturması beklenen kırmızı-siyahlıların başarısında aslan payı ise, doğru bir değerlendirmeyle ekibin teknik direktörüne veriliyor.

EKİM’DE BAŞLAYAN DEVRİM

Bayer Leverkusen 2022 Ekimi’nde takımın başındaki Gerardo Seoane ile yollarını ayırdığında onun yerine kimin geleceği başlarda merak konusu oldu. Bu kişinin Xabi Alonso olduğu ortaya çıktığında ise karar, homurtulu sesler ve bir dizi şüphelerle karşılandı. 

CV’sinde sadece Real Madrid’de altyapı ve Real Sociedad’da B takım antrenörlüğü yazan ve hatırı sayılır bir tecrübesi bulunmayan biri için bu tepkiler anlaşılırdı. Kulüple daha önce hiçbir bağı olmayan ve A takım çalıştırma deneyimi de eksik birini işe almak son derece cesur bir hamleydi.

2022-23 sezonu sekizinci haftasında göreve başladığında tek galibiyet alabilmiş, ligde sondan ikinci durumda bir takımı eline tutuşturdular. Ancak Alonso kendisine olan inancı boşa çıkarmayacak, kulübün talihini tamamen değiştirecekti. Her geçen hafta ekip üst sıralara tırmandı. Sezonu, ligi altıncı sırada bitirerek, UEFA Avrupa Ligi’nde yarı final oynayarak noktaladı. 

BAYERN’İN FAYDASI BAYER’E

Büyük sıçramayla kulübün güveni tavan yaptı, yeni sezon için büyük umutlar doğmasına yol açtı. Bu umutla kesenin ağzı açıldı, İspanyol çalıştırıcıya istediği takımı oluşturma imkanı tanındı. Boniface, Hofmann, Grimaldo, Arthur, Tella gibi içinde bulunduğumuz sezondaki şampiyonluğa gidişte öne çıkan isimler işte bu süreçte takıma kazandırıldı. Almanya zaten kendisine yarıyordu.

Futbolculuğundaki son kulübü Bayern Münih’te geçirdiği üç sezonun tamamında şampiyonluk yaşamışlığı vardı. 2014’te Köln karşısında top 206 kere ayağına değdiğinde, bir maçta en çok topla buluşan oyuncu unvanını elde etme gibi rekorlarla bireysel hesabına da önemli kilometre taşları döşedi. Bundesliga’ya antrenör olarak dönme kararında bu sürecin etkisini sonradan “Bayern döneminin üzerimde büyük bir etkisi oldu. Bunun antrenörlük kariyerimde iyi bir adım olacağını biliyordum” sözleriyle dışa vurdu.  

IŞIK HIZIYLA ALMANCA

Xabi Alonso’nun uluslararası başarısında dünyaya açık bir insan olmasının önemli bir etkisi var. İlk gençlik çağlarında bir yaz döneminde İngilizcesini geliştirmek adına bir aylığına yaptığı bu yurt dışı gezisiyle açığa çıkan bu eğilimi, Almanya’daki futbolculuk döneminde kısa sürede ülkenin dilini öğrenmesinde de açığa çıkar. Öyle ki Bayern’e geldikten sadece dört ay sonra röportajlarını Almanca vermeye başlar. Bu durumun, Leverkusen döneminde oyuncularıyla ve kulüp çalışanlarıyla iletişimde, kendisine ne kadar büyük bir katkısı olduğunu söylemeye gerek bile yoktur herhalde.

Teknik adamlıkta kendisine başarı getiren diğer bir unsur, futbolculuğunda bu işin en iyileriyle çalışma imkanı bulmasıdır. Carlo Ancelotti, Rafael Benitez, Jose Mourinho ve Pep Guardiola gibi teknik direktörlerin takımlarında forma giyer ve kariyeri boyunca futbolun en iyi taktikçilerinden çok şey öğrenir. Taktik hamurunu, buralardan öğrendiklerinin bir bileşkesi şeklinde yoğurur.

HIZLI VE TEMPOLU OYUN

Leverkusen’e hızlı ve tempolu bir futbol oynatır. Top rakipteyken alan daraltma ve pres, top ellerindeyken iyi paslar ve hızlı çıkışlar alameti farikasıdır. Guardiola’nın topa sahip olma üstünlüğündeki pozisyonel oyunu ile Mourinho’nun hırçın kontratakları ve savunma kompaktlığını birarada görmek mümkündür.

Bu sezon takımı çoğunlukla 3-4-2-1 oynattı. Zaman zaman 4-3-3 ile 3-4-3’ü de tercih ettiği oldu. Kendi oyununu oynamakla, rakibe göre konumlanmak arasındaki çizgiyi “Oyuncularımın sadece tek bir durumda ne yapacaklarını bilmelerini değil, farklı durumlara tepki üretebilecekleri bir yapıda olmalarını istiyorum” şeklinde tarif ettiği sözleri, futbol anlayışını da özetler.   

TAŞ YERİNDE AĞIR 

Xabi Alonso günümüzde Liverpool, Bayern Münih ve hatta Real Madrid’in bir numaralı teknik direktör adayı konumundaydı. Ta ki geçen hafta yaptığı açıklamaya kadar… ‘Görünmez el’in kendisine altın tepside sunduğu devleri elinin tersiyle ittiği ‘Gelecek sezon da Leverkusen’de kalmaya karar verdim’ ifadesi futbol dünyasında yankılanırken, borsada bazı rakamları bile değiştirmiş olabilir.

Öyle görünüyor ki genç teknik adam şimdilik ‘taş yerinde ağırdır’a tutunuyor. Bayer Leverkusen’de patojen Bayern Münih’e karşı oluşturduğu direnci; dozu arttırarak Avrupa arenasına yaymaya ve takımıyla kıta çapında yeni peri masalları yazmaya odaklanıyor. Bask ülkesinin gururu haline gelen Xabi, Bask dilinde ‘yeni yuva’ anlamına gelen adındaki manânın aksine, yuvası hariç her şeyi yenilemeye hazır görünüyor. 

Xabi Alonso’yu bir antrenör olarak özel kılan şeylerden birisi tercihen oyuncularıyla bireysel olarak ‘yüz yüze’ çok fazla iletişim kurması. Bazı maçlarda yanına çağırıp kısa bir şeyler anlattığı öğrencilerinin hemen sonra sahada düzelme emareleri göstermeleri dikkate değer bulunuyor. Bu yüzden adeta bir ilaç muamelesi görüyor ve kendisine Bayer’de ‘iyileştirici’ deniyor. 

Kulübü ve oyuncuları da tarzıyla değiştiren İyileştirici teknik adam, kalmaya karar verdiği takımında gelecek sezonu işaret ederek ‘Birlikte büyüyeceğiz’ diyor. Futbolda pek az antrenörün ismi, stattaki pankartlarda yer alır. Bay Arena’da ‘Xabi’ yazılı pankartlar, taraftarın da ona sevgisini gösteriyor.

FUTBOL DNA’SINDA 

Xabi Alonso tam olarak sporcu bir ailenin çocuğu… Babası Periko Alonso ülkenin önemli futbolcularındandı. Real Sociedad ve Barcelona formalarıyla şampiyonluklar yaşadı. Ayrıca İspanya milli takımı formasıyla 20 maça çıktı ve 1982 Dünya Kupası kadrosunda yer aldı. Daha sonra Real Sociedad da dahil olmak üzere çeşitli takımlarda antrenörlük yaptı.
 
Xabi’nin abisi Mikel Alonso da bir futbolcu… Real Sociedad’ın yanı sıra İngiltere’de Bolton ve Charlton takımlarında forma giydi. Bir diğer kardeşi Jon ise profesyonel bir hakem. Böylesi DNA’ya sahip birisinin, engin futbol anlayışına şaşmamak gerek. Çevresel faktörlerin yanı sıra, futboldaki başarıda kalıtımın etkisi üzerine tez konusu bile olabilir.

ARTETA KOMŞUSU

Arsenal teknik direktörü Mikel Arteta ile Xabi Alonso çocukluk arkadaşları… Aynı sokakta yaşayan iki komşu ailenin evlatları… Bask bölgesindeki San Sebastian şehrinde birlikte büyüyen ikili, sokakta ve kentin o güzide kumsalında yaptıkları maçlarla futbola birlikte başladı, Antiguoko altyapısında genç takımda da beraber oynadı. 

Xabi, Real Sociedad; Arteta, Barcelona tarafından keşfedilince yolları ayrıldı. Yıllar sonra biri Liverpool, biri Everton’a transfer olunca tekrar aynı şehirde yaşamaya başladılar.

SIRLARI PEP’TEN…

Alonso, 2014 yılında İspanyol deviyle Şampiyonlar Ligi’ni kazandıktan kısa bir süre sonra, Guardiola ile çalışma şansını kaçırmamak adına Real Madrid’den Bayern Münih’e gitmeye karar vermedi. Kendisi bu seçimindeki motivasyonu şu sözlerle anlatıyor: 

“Guardiola’nın sırlarını öğrenmeyi çok merak ediyordum. Dur durak bilmeyen doğal bir coşkusu vardı. Futbol sezonları uzundur ama Pep sonuna kadar hiç yorulmamış gibi görünürdü. Bu hali, oyuncularına en önemli anlarda fazladan birkaç metre kazandırır.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir